Çocukluk yarı deli gibi geçirilen ,deneme yanılma
yoluyla ,"Allah koruyor" diyebileceğimiz türden büyüdüğümüz bir dönem . Bu dönemde
yaramazlığın masum kaldığı saçmalıklarımız var ki biraz çocukları gözlemledim ve kendi çocukluğumla
da birleştirerek maddeledim . Kaçını, kaçınız yapmıştır bilmiyorum ama maddelerin hepsi benim yaptıklarım değil , çünkü usluya yakın ve çok
inek gibi ders çalışan bir çocuktum ,bir melekmişim :)
- Bir arkadaşım anlatmıştı , evleri tren istasyonuna çok yakınmış ve o zamanlar evlerinde beslediği kurbağayı tam tren gelirken bırakıp kaçmış , şu an o çocuk seri katildir filan diye düşünmüyor değilim ama anlattığı aklımdan çıkmadı .
- Her yabancı dili İngilizce sanmak .
- Tadını sevmediğim şeyleri , buzdolabının en ücra köşesine atardım , içmek istemediklerimi kaç saksıya döktüm kaç bitkiye içirdim sayamıyorum .
- Misafirliğe gidildiğinde bütün akşam hır gür kavgayla geçirdikten sonra , tam gitmeye yakın hayatımızın oyununu bulup oynamaya başlardık “ nolur gitmeyelim,biraz daha” diye kapıya kadar zor gittiğim çok gün oldu .
- Balkondan/camdan aşağıya su dolu poşetler atıp içeri kaçardım.
- Telefonla işletmeler, apartmana diyafon takıldığında görünmezlik hapı içtiğini sanıp diyafondan istediğin gibi bağırıp ,şarkı söylemek .
- Barbie bebeklerin üst baş değiştirme olayını abartıp , kafalarını söküp birbirlerine takma,saçlarına pudra döküp beyazlatma uzmanlık alanımdı .
- Balıkların hava almasını için akvaryumdan çıkaran, ağızlarını silsinler diye içlerine bez atan bir ablam var J
- Babasına “Rakı içildiğinde sarhoş mu olunur?” diye sorduktan sonra akvaryuma kimse evde yokken rakı döken bir arkadaşım var J
- Korku filmlerinden ölesiye korktuğu halde hiç korkmamış gibi yapıp gece uyuyamayanlar ,çeşitli paranoyalar geçirenler.
- Sevilmeyen komşunun ayakkabısının içine buz koymak veya ayakkabısını 3.kattan en alt katın kapısını önüne koymak .
- Karıncaların yuvalarını bulup onları saatler boyu izlemek.götüremediği yemeğini yorulmasın,yardım olsun diye direk yuvaya aktarmak,veya tam tersi yuvayı tıkayanlar karınca ezmece oynayanlar.
- Çekirdek içini avuç içinde biriktirerek toplu şekilde yemek .
- Saçlarımı çamaşır mandallarıyla toplamak .Bu liste böyle uzayıp gider ama çocukken istediğimiz en abuk şey hemen büyümekmiş . Ne güzel takılıyorduk ya…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder