Anadolu sigortalı olduğum için teknik arızalar
yaşıyorum .
Her hasta olduğumda doktora gidişimde bankoda
geçireceğim dakikalar aklıma geliyor .
-Provizyon alamıyoruz efendim , sistem de sorun var
-Eee arayın o
zamaan
-eeee, yook telefonlara da bakmıyorlar sanırım öğlen
yemeğindeler/ikindi de kaynatıyorlar /akşam sigarası keyfi yapıyorlar .
Anadolu sigortalı olmak ayrıcalıklıdır . Doktorla 10
dakika ,labaratuvarda kolundaki kan dursun diye bastırdığın pamukla 5 dakikan
gider. Girişte kimliğinle ,kartını bıraktığın bankonun çıkış yolu labirent
gibidir ,arar durursun .
İnanın hep aynı muhabbetler , geçenlerde gittim yine
tetkit yaptırmam gerekli ve iki satır giriş yapacak ama sistemi komple değiştirmişler bankoda
çalışan kız hiç bir aradığını bulamıyor . “Daha ne kadar beklerim? ” diyorum ,Bilinmeyen Zaman Bakışı atıyor . Bende beklemeye
başlıyorum , biraz bankodaki kalemlikleri kurcalıyorum , arada “Allah allah ne
saçma iş ,nasıl sigorta firması bilgilerine ulaşılamaz “ filan söyleniyorum
gözüm turuncu kalemde her arkasına bastığımda farklı renk çıkartıyor. “Çok
sorun çıkarırlarsa alırım kaleminizi çantama atarım,günün anısı kalır .“
diyorum içimden . Bankonun arkasında ne yaptığını çözemediğim iki kız var,bu
ne yaptığı bilinmeyen ama bankoda duran kızları her hastanede görüyorum . Kızlar beni süzüyor
, sistemi ben bozmuşum üstüne huysuzlanıyormuşum gibi bakıyorlar ,bende hemen
yerde ki granit mi mermer mi diye inceleyen bakışımla ,yerlere dikiyorum gözümü
kulağım orda ,aynı anda bir kaç şeye
dikkat kesiliyorum .Bir yandan bankoda işlem için cebelleşen kıza “ben her
geldiğimde böyle bekleyecek miyim ,yok mu bu işin irtibat kişisi ?” diye
soruyorum bir yandan bir teyze adeta altımda olan koltuğu sürükleyip yayılıyor
“hadi yaşına hürmeten teyze” bakışı atıyorum diğer yandan bankoda ki kızlar kaynatıyor
kulaktan kulağa yarım yamalak “ amma uzadı , yemeğe çıkacaktık sonra giriş
yaptırsın” filan diyorlar. Öğle yemeğinden dönüyor çalışanlar,midede ki
ağırlıkla koltuklarına oturuyorlar ve telefonu cevaplıyorlar . “Provizyon
mu alacaktınız?” diye soruyor midesinden ötürü tok sesli ,gamsız kadın , yok
canım haftaya sana çeyrek takmaya geleceğim beni yüz küsür liradan kurtarırsan.
Nihayet imzalıyorum kağıtları aylar önceden gün almış gibi , nerdeyse bankodaki
kızın ayağına basacağım. Bu güzel işlem tamamlama hatrına unutuyorum beklememi
filan soruyorum “labaratuvar nerde alt katta mı?”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder